Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi

Yeni Türk Devleti’nin Yönetim Anlayışı

Mustafa Kemalin sözü

Mustafa Kemal Atatürk, kurulacak olan Yeni Türk Devleti’nin yeni temellere dayanan farklı nitelikte bir devlet olmasını istiyordu. Bunu daha sonra kaleme aldığı Nutuk adlı eserinde yukarıdaki sözle de dile getirmiştir. Çünkü Atatürk, yeni devletin ulusal egemenliğe dayanmasından ve tam bağımsız olmasından yanaydı.

Nihayet 23 Nisan 1920’de Büyük Millet Meclisi açılmış ve Yeni Türk Devleti kurularak Meclis’in millî iradenin tek merkezi hâline gelmesi sağlanmıştır. Meclis’in açılmasıyla birlikte halkın iradesi Meclis’e yansımış ve devlet yönetiminde köklü bir değişiklik yapılmıştır.

Bu devlet, 1921 Anayasası’yla (Teşkilat-ı Esasiye Kanunu) Türkiye Devleti adını almış, bu Anayasa’da; “Egemenlik, kayıtsız şartsız milletindir!” denilerek Cumhuriyet yönetimine geçileceğinin işareti verilmiştir. 1 Kasım 1922 tarihinde saltanat kaldırılmış ve Cumhuriyet yönetimine geçiş için bir adım daha atılmıştır.

Büyük Millet Meclisinin açılışında mebuslar
Büyük Millet Meclisi’nin açılışında mebuslar

Ulus Devlet

Ulus devlet anlayışı, Fransız İhtilali sonrası ortaya çıkan milliyetçilik düşüncesiyle birlikte yaygınlaşan modern devlet anlayışıdır. Ulus devlet anlayışı, özellikle XX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren dünya üzerinde belirgin bir şekilde yaygınlaşmıştır.

Avrupalı devletlerin kışkırtmalarıyla Osmanlı topraklarında başlayan bağımsızlık hareketleri, farklı unsurları ulus devlet kurma hedefine yöneltmiştir. Osmanlı aydınları bu kopmaları engellemek amacıyla ilk zamanlar ulusçuluk fikrinden uzak durmuşlar, farklı unsurları Osmanlıcılık fikri etrafında birleştirmeye çalışmışlardır.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir  Tanzimat Dönemi Meclisleri ve Bu Meclislerin Önemi

Bu çalışmalardan olumlu sonuç alınamayıp gayrimüslim azınlıklar (Müslüman olmayan unsurlar) Osmanlı’dan kopmaya başlayınca, II. Abdülhamit Müslüman unsurların Osmanlı’dan ayrılmasını engellemek amacıyla Ümmetçilik politikası uygulamaya başlamıştır. I. Dünya Savaşı sırasında Müslüman toplumlar da Osmanlı’dan kopunca Osmanlı Devleti’nde Ulusçuluk fikri ön plana çıkmıştır. Ulus devletin asıl inşası Millî Mücadele Dönemi’yle başlamıştır.

Çünkü Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu olan Mustafa Kemal Atatürk, millî bilinç ve şuurun toplum tarafından benimsenmesinden ve tarihsel bir bilincin harekete geçirilmesinden yanaydı.

Atatürk’ün ulus devlet anlayışı; “Sınırlarımız içerisinde yaşayan bütün unsurlarla birlikte ülkenin refah düzeyini artırmak ve uygar bir toplum olarak yaşamak.” şeklindedir. Türk Milleti’nin ulus devlete geçişi, XX. yüzyılda yaşanan siyasi ve sosyal olayların doğal bir sonucu olarak ortaya çıkmıştır.

Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi Ders Notları

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu