Sosyal Bilgiler

Türkiye’nin Beşerî Coğrafya Özellikleri

Sınırları belli bir alanda yaşayan insan sayısına nüfus adı verilir. Nüfus, bir yaşam alanı ve bir sayı ile belirtilir. Örneğin; Dünya’nın nüfusu, Avrupa Kıtası’nın nüfusu, Türkiye’nin nüfusu, İstanbul’un nüfusu, Haymana İlçesi’nin nüfusu vb. Bir yerin nüfusu zamanla artıp azalabilmektedir. Bu nedenle ülke nüfusunun ne kadar olduğunun hesaplanması amacıyla geçmiş dönemlerde nüfus sayımları yapılmıştır.

Beşeri özelliklerine göre bölgeler

Örneğin Osmanlı Devleti Padişahı II. Mahmut, askerlik yapabilecek vatandaşları ve yeni vergi kaynaklarını tespit edebilmek amacıyla 1831 yılında nüfus sayımı yaptırmıştır. Cumhuriyet döneminde ilk düzenli nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. Ardından 1935 yılında ikincisi yapıldıktan sonra her beş yılda bir bu sayım tekrarlanmıştır.

1990 yılından sonra her 10 yılda bir nüfus sayımı yapılması kararı alınmıştır. Gelişen teknoloji sayesinde 2007 yılında ülkemizde Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi’ne geçilmiştir. TÜİK (Türkiye İstatistik Kurumu) tarafından kontrol edilen bu sistemde kişilerin yerleşim yerlerine göre nüfus bilgileri güncel olarak tutulmakta ve nüfus hareketliliği izlenmektedir. Bu sistemde her an güncelleme yapılabilmektedir.

Nüfus sayımının amaçlarından bazıları aşağıda verilmiştir. İnceleyiniz.

  • Ülkenin nüfus artış hızını tespit ederek nüfus planlaması yapmak
  • Ülke kaynaklarının nüfusa göre kullanımını planlamak
  • Okul çağındaki öğrenci sayısını belirleyerek ihtiyaç olan okul ve derslik sayısını tespit etmek
  • İşsiz olan insan sayısını belirlemek ve yeni iş alanlarının oluşturulmasını sağlamak

Ülkemizde nüfus her yere eşit şekilde dağılmamıştır. Aşağıda nüfusun dağılışını etkileyen faktörler verilmiştir.

Ülkemizde Nüfusun Dağılışını Etkileyen Faktörler

Doğal (Fiziki) Faktörler

  • Yeryüzü şekilleri: Arazinin dağlık ve engebeli olduğu alanlar yerleşim için uygun değildir. Bu nedenle nüfus, ülkemizde genellikle ova ve plato gibi arazinin düz olduğu alanlarda toplanmıştır.
  • İklim: İklim şartlarının olumsuz olduğu alanlar yerleşim için uygun değildir. Bu nedenle nüfus, ülkemizde iklimin daha uygun olduğu kıyı kesimlerinde toplanmıştır.
  • Su kaynakları: Su kaynaklarının yetersiz olduğu yerler seyrek nüfusludur. İnsanlar genellikle su kaynaklarının çevresini tercih ettiği için bu yerlerde nüfus fazladır.
  • Bitki örtüsü: Ormanların gür olduğu alanlar yerleşime uygun olmadığı için buralarda nüfus daha azdır.
  • Toprağın yapısı: Toprağın verimli olduğu alanların çevresi insanlar tarafından yerleşim yeri olarak daha çok tercih edilir. Toprağın yapısının verimsiz olduğu yerlerde ise nüfus azdır

Beşerî Faktörler

  • Tarım: İklimin ılıman, yeryüzü şekillerinin sade ve su kaynaklarının yeterli olduğu yerlerde tarım gelişmiştir. Bu nedenle ülkemizde tarımın yapıldığı ova ve platolarda nüfus fazladır.
  • Sanayi ve ticaret: İklim ve yeryüzü şekillerinin uygun, ulaşımın kolay olduğu yerler sanayi tesisi kurmak için uygundur. Sanayi ve ticaretin geliştiği yerlerde iş imkânları fazla olduğu için nüfus da buralarda daha fazladır.
  • Ulaşım: Ulaşım, beşerî faaliyetleri etkilemektedir. Yeryüzü şekillerinin düz ve sade olduğu yerlerde ulaşım daha kolay gelişebilir. Ulaşımın rahat yapıldığı alanlarda nüfus daha fazladır.
  • Turizm: Turizmin geliştiği alanlarda turistik tesisler bulunur. Bu durum iş imkânları sağladığı için nüfus da buralarda daha yoğundur.
  • Madencilik: Madencilik faaliyetlerinin yapıldığı yerlerde iş imkânlarının fazla olması nüfusun da fazla olmasını sağlamaktadır

İllere Göre Nüfus Dağılışı

Ülkemizde bulunan illerden bazılarında nüfusun dağılışı ile ilgili verilen bilgileri inceleyiniz.

1) İstanbul

Istanbul
İstanbul

İstanbul’da yeryüzü şekilleri düz ve sade, iklimi ise ılımandır. Doğal faktörlerin uygun olması sanayi ve ticaretin gelişmesini sağlamıştır. Bu sayede iş olanakları fazla olan şehrin nüfusu, doğumlara ek olarak göçlerle beraber her geçen yıl artmaktadır. İstanbul, ülkemizin en fazla nüfusa sahip olan ilidir. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 15.067.724’tür.

2) Çanakkale

Çanakkale
Çanakkale

Çanakkale, ülkemizin kıyı kesiminde yer alan bir ilimiz olup iklimi ılımandır. Yeryüzü şekilleri bakımından engebeli bir yapıya sahip olması ve kara ulaşım ağının yetersizliği nedeniyle nüfusu fazla değildir. Çanakkale Boğazı bu ilimizde olmasına rağmen üzerinde İstanbul’daki gibi köprülerin bulunmaması şehrin gelişmesine engel olmuştur. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 540.662’dir.

3) Muğla

Muğla
Muğla

Muğla, ülkemizin kıyı kesiminde yer alan bir ilimizdir. İklimi ılıman olmasına rağmen yeryüzü şekilleri bakımından dağlıktır. Muğla’da deniz turizminin gelişmiş olması yaz aylarında ilin nüfusunu artırmaktadır. Özellikle Bodrum, dünya çapında tanındığı için turistlerin uğrak yeri hâline gelmiştir. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 967.487’dir.

4) Kayseri

Kayseri
Kayseri

Kayseri, karasal iklim hâkim olmasına rağmen sanayi ve ticaretin geliştiği illerimizden biridir. Mobilya sektöründe dünyada önemli bir konumu vardır. İş imkânlarının fazla olması şehrin nüfusunu artıran en önemli etkendir. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 1.389.680’dir.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir  Sosyal Bilgiler Sorunlar ve Çözüm Yolları

5) Sinop

Sinop
Sinop

Sinop, iklimin ılıman olduğu bir ilimizdir. Kıyıya paralel olarak uzanan Canik Dağları, Sinop ile iç kesimler arasındaki bağlantıyı zorlaştırır. Yeryüzü şekillerinin etkisinden dolayı sanayi, ticaret ve tarım yeterince gelişmemiştir. Bu nedenle nüfusu azdır. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 219.733’tür.

6) Ardahan

Ardahan
Ardahan

Ardahan’da karasal iklim görülür. İklim şartlarından dolayı tarım yapmanın güç olduğu bu ilde hayvancılık önemli bir geçim kaynağıdır. Yeryüzü şekillerinin dağlık ve engebeli olması ildeki ekonomik faaliyetlerin gelişmesini engellemiştir. Ardahan, ülkemizin gelişmiş şehirlerine göç vermektedir. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 98.907’dir.

7) Tunceli

Tunceli
Tunceli

Tunceli’de karasal iklim görülür. Dağlık ve engebeli bir arazi yapısına sahip olan bu ilde sanayi, ticaret ve tarım gibi ekonomik faaliyetler yeterince gelişmemiştir. Tunceli, ülkemizin gelişmiş şehirlerine göç vermektedir. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 88.198’dir.

8) Şanlıurfa

Şanlıurfa
Şanlıurfa

Şanlıurfa, yeryüzü şekilleri bakımından düz ve sade bir yapıya sahiptir. Yaz ayları sıcak ve kuraktır. Şehrin en önemli sorunu olan su, Güneydoğu Anadolu Projesi’nin (GAP) devreye girmesiyle çözüme kavuşmuştur. Böylece tarımın hızla gelişme gösterdiği bu il, çevresindeki illerden göç almaya başlamıştır. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 2.035.809’dur.

9) Adana

Adana
Adana

Adana, ülkemizde sanayi ve ticaretin geliştiği illerimizden biridir. Ülkemizin en önemli ve verimli ovalarından biri olan Çukurova sayesinde ilde tarım faaliyetleri yoğundur. İlin deniz kıyısında olması, ikliminin ılıman olması ve önemli limanlara yakın olması sanayinin gelişmesini sağlamıştır. Çevresinden göç alan Adana’nın nüfusu her geçen yıl artmaktadır. 2018 yılı sonu itibarıyla şehrin nüfusu 2.220.125’tir.


Türkiye’de Tarım

Ülkemizde tarım, iklim ve yeryüzü şekillerinin uygun olduğu kıyı kesimlerde daha yoğun yapılmaktadır. Bu nedenle Çukurova, Bafra ve Çarşamba Ovaları nüfusun fazla olduğu yerler arasındadır. İç kesimlerde yer alan Bursa ve Konya ovaları ile Gaziantep-Şanlıurfa platosu da tarım faaliyetleri sebebiyle fazla nüfusludur. Erzurum-Kars platosunda, toprak verimli olmasına rağmen iklim ve yeryüzü şekilleri yerleşime uygun değildir. Bu nedenle burada nüfus azdır. Ülkemizde nüfusun fazla olduğu yerlerin çevresinde özellikle kümes ve büyükbaş besi hayvancılığı yapılmaktadır. İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa vb. şehirler buna örnektir. Bu yerlerde kümes ve büyükbaş besi hayvancılığı sayesinde insanların bir kısmı iş imkânlarına kavuşarak geçimlerini sağlarlar.

Türkiye’de Turizm

Turizm faaliyetlerinin geliştiği yerlerde iş olanaklarının fazla olması buraları cazip hâle getirir ve bu yerlerin nüfusunu artırır. Örneğin deniz turizminin geliştiği Antalya, Muğla, İzmir, Aydın, Mersin gibi illerimizin nüfusu yaz aylarında daha fazla olmaktadır. Özellikle yaz aylarında ülkemizin çeşitli yerlerinden insanlar yaz turizminin geliştiği yerlere giderek çalışmaktadır. Aynı şekilde kış turizmi merkezlerinden Uludağ, Palandöken ve Kartalkaya’da da kış aylarında nüfus artmaktadır. Ülkemiz tarihî eser, tarihî mekân ve doğal güzellik bakımından da oldukça zengindir. Bu yerleri görmek amacıyla ülkemize çok sayıda turist gelmektedir. Böylece bu yerlerin çevresinde iş olanakları ve nüfus artmaktadır.

Türkiye’de Sanayi

Ülkemizde sanayinin geliştiği şehirler nüfusun fazla olduğu yerlerdir. Örneğin otomotiv, gıda, deri ve kimya sanayisinin geliştiği İstanbul; otomotiv ve mobilya sanayisinin geliştiği Bursa; petrol sanayisinin geliştiği Kocaeli, Batman ve Kırıkkale; mobilya sanayisinin geliştiği Kayseri bu şehirlerdendir. İş olanaklarının fazla olmasından dolayı bu şehirler dışarıdan göç almakta ve buraların nüfusu daha da artmaktadır. Sanayinin yeterince gelişmediği Hakkari, Tunceli, Ardahan, Şırnak, Bayburt gibi şehirlerimizde ise nüfus azdır. Ülkemizde genellikle bu şehirlerden sanayinin geliştiği şehirlere doğru göç hareketi yaşanmaktadır. Ayrıca madenlerin bulunduğu ve çıkarılıp işlendiği yerlerde de iş olanakları daha fazladır. Zonguldak’ta taş kömürünün, Batman’da petrolün, Soma’da (Manisa) linyit kömürünün, Divriği’de (Sivas) demirin çıkarılması bu şehirlerdeki nüfusun artmasında etkili olmuştur.

Türkiye’de Su Kaynakları

Ülkemiz yer üstü su kaynakları bakımından zengindir. Su kaynakları tarım alanlarının sulanması, insanların içme suyu ihtiyacının giderilmesi, enerji üretimi vb. amaçlarla kullanılır. Bu sebeple ülkemizde su kaynaklarının bulunduğu alanların çevresinde nüfus fazlalaşır. Denizler turizm, balıkçılık ve ulaşım gibi amaçlarla kullanıldığından ülkemizin kıyı kesimlerinde nüfus fazladır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu