Türkiye Tarihi

Medeni Kanunun Kabulü (17 Şubat 1926)

İsviçre Medeni Kanunu, 17 Şubat 1926 tarihinde Türk Medeni kanunu olarak kabul edilmiştir.

Osmanlı’nın son döneminde hazırlanmış olan Mecellenin halkın medeni hukuka dair ihtiyaçlarını tam karşılayamaması, Mecellenin sadece Hanefi mezhebini ölçü alması, Bütün vatandaşlarını eşit kabul eden Türkiye Cumhuriyetinin yapısına Osmanlı zamanından kalan hukukun uymaması gibi nedenlerle yeni bir medeni kanun kabul edilmiştir.

Hazırlayanlar, Mecellenin değişen şartlara göre değişebileceğini belirttiyse de; Mecellenin değişen şartlara göre değiştirilmemesi de medeni kanunun kabul sebeplerinden biridir.

İsviçre Medeni Kanununun Türk Medeni Kanununu Olarak Kabul Edilmesinin Sebepleri

  • Mevcut kanunların en yenisi olması,
  • Demokratik olması,
  • Akılcı ve pratik olması,
  • Kadın ve erkek eşitliğine uygun olması.

Medeni Kanunun Getirdiği Yenilikler

  1. Hukuk birliği ve hukuk düzeni sağlandı.
  2. Vatandaşlar arasında hak ve ödevler bakımından eşitlik sağlandı.
  3. Mirasta kadın erkek eşitliği sağlandı.
  4. Toplumsal alanda kadın erkek eşitliği sağlandı.
  5. Hukukta din ve mezhep farkı kaldırıldı.
  6. Patrikhanenin din işleri dışındaki yetkileri kaldırıldı.
  7. Boşanma hakkı kadına da verildi.
  8. Boşanma durumunda kadın ve çocukların hakları güvence altına alındı.
  9. Patrikhane ve konsoloslukların mahkeme kurma hakkı ellerinden alındı.
  10. Hukuk düzeni laikleşti.
  11. Modern Türk ailesi oluştu.
  12. Aile hayatına eşitlik sağlandı.
  13. Kadına meslek seçme özgürlüğü verildi.
  14. Lozan Antlaşmasının 48’nci maddesine göre azınlıklar kendi medeni meselelerini kendi mahkemelerinde halledecekti. Medeni kanunun kabulü ile azınlıkların bu hakkı kaldırıldı.
  15. Azınlıkların hukuk özerkliği kesin olarak bitti.
  16. Millet bilincinin oluşması için önemli bir adım atıldı.
  17. Kadın ve erkek için tek eşle evlilik benimsendi.
  18. Evlenme devlet kontrolüne alındı.
Bu yazımız da ilginizi çekebilir  1950'li Yıllarda Türkiye'de Ekonomik Hayat

Açıklamalar

  • Kapitülasyonlar, yabancı uyruklu kişilerin Osmanlı hukukuna uymasını engelliyordu.
  • Medeni Kanun kadınlara siyasal haklar vermemiştir.
  • Devlet yapısının laikleşmesi 1928’de tamamlandı.
  • 1922-1928 arası laikleşmenin hızlı olduğu dönemdir.
  • 1923-1933 çağdaşlaşmanın hızlı olduğu dönemdir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu