10. Sınıf Felsefe

Düşünme ve Akıl Yürütmede Dilin Önemi

Dil, düşüncenin dolayısıyla felsefenin aracısı ve taşıyıcısıdır akıl yürütmede dilin önemi. Dil, düşüncenin sözcüklere dökülmüş biçimidir. Bu, dolaysız bir ilişkidir. Düşünce ve kavramlar zaten sözcüklerin ötesinde bir yerde değildir, onun kendisidir. Sözcük dağarcığımız düşünmeyi, düşünme süreci sözcük dağarcığımızı çoğaltır. Bir dilin kavramları ne kadar zengin ise o dilin felsefesi de o kadar zengindir.

Düşünce aynı zamanda soyut bir kavramdır, onu yalnızca dil ile belli bir somut şekle dönüştürmek mümkündür. Dil, bu yüzden düşüncenin kalıbıdır ve soyut kavramları ancak dil ile somutlaştırabiliriz. Dil, bir taraftan düşünce sonucu meydana gelirken kendisi de düşünceyi oluşturmaktadır akıl yürütmede dilin önemi.

Dil ve Düşünce

Dil insanların duygu ve düşüncelerini anlatmak ve anlamak için kullandıkları karmaşık bir sistemdir. El, baş, kaş, göz ve benzeri organlarla, jest ve mimiklerle ya da ışık, simge, işaret ve benzeri sembollerle de bir takım duygu ve düşünceler ifade edilebilir. Fakat en mükemmel “anlatma” aracı dildir.

Karmaşık bir varlık olan insanı diğer canlılardan ayıran temel özelliklerden biri dildir. İnsan doğuştan konuşma potansiyeline sahiptir. Ancak dil doğuştan bilinir şey değildir. İnsan içine doğduğu kültür ikliminde ait olduğu toplumun dilini uzunca bir süreç içerisinde öğrenir. Buna ana dili denir. Bir düşünce ve konuşma aracı olarak dil, felsefenin ele aldığı temel konulardan biridir. Bu çalışmalar dil felsefesi adı altında bir felsefe disiplini olarak giderek önem kazanmaktadır.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir  Düşünmenin Önemi ve Gerekliliği

Dil sadece bir ifade aracı değil, düşüncenin oluşumunun yapı taşıdır. Düşünceler dil ile yeniden biçimlenir, yeniden üretilir başka formlara bürünerek çoğalır ve dallanırlar. Düşünce ile dil birbirini sürekli değiştirir, geliştirir ve dönüştürür. Düşüncenin ürettiği yeni kavramlar dili zenginleştirir. İnsandan önce doğa ve doğal varlıklar vardı, onların bir ada ihtiyaçları yoktu. Ta ki insan tarih sahnesine çıkıncaya kadar. İnsan ilkin doğal varlıklara adlar vererek sonra aynı sözcükten aynı şeyi anlamak suretiyle dilde ortaklaşmaya başladı. Çünkü varlıkları tanımak onları adlandırma ile başlar.

Yapay varlıklar, insan ürünü olan aletler için de bu böyledir. Zihinde tasarlanan, düşünülen bir şey gerçekliğe dönüştürüldüğü zaman bu nesneye yeni bir ad verilir. Bu da yeni bir kavramın oluşması dolayısıyla dilin zenginleşmesi demektir.

Bknz: Felsefi Söylem Nedir?

Dilin Yanlış Kullanımı

İnsanların hayatın olağan akışını sürdürebilmeleri için toplum içinde birbirleriyle iletişim de bulunmaları gerekir. İletişim duygu, düşünce ya da bilgilerin çeşitli biçimlerde başkalarına aktarılmasıdır. İletişimi sağlamanın başlıca yollarından birisi konuşmak yani, dildir. Dil içinde bulunan kavramların doğru kullanılması, anlamları üzerinde uzlaşılması esastır. Kavram ve sözcüklerin yanlış anlamlara gelecek şekilde kullanılması iletişimi zorlaştırır hatta bazı durumlarda imkansızlaştırır.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu