Kimdir

II.Selim Kimdir? Hayatı

II.Selim Hakkında Genel Bilgiler

1524 yılında İstanbul’da dünyaya gelen II.Selim, Osmanlı Devleti’nin 11. Padişahıdır ve Yavuz Sultan Selim’den sonra gelen tüm padişahlar gibi İslam Halifesidir. Babası Kanuni Sultan Süleyman, annesi ise Hürrem Sultan’dır. II. Selim, Sarı Selim adı ile de anılır.

II.Selim’den sonra yerine tahta geçecek olan III.Murat, Nurbanu Sultan adlı eşinden dünyaya gelmiştir. II.Selim’in diğer eşi ise Selimiye Hatun’dur.

II.Selim’in erkek çocuklarının adları III.Murad (II.Selim’den sonra tahta geçecek olan padişah), Mehmed, Osman, Süleyman, Mustafa, Cihangir, Sultan Ahmed’dir. Kız çocuklarının adları ise Fatma Sultan, Esmihan Sultan, Şah Sultan, Fatma Sultan’dır. Sokullu Mehmet Paşa II.Selim ve III.Murat döneminde Sadrazamlık yaptı ve yönetimde çok etkili oldu bu yüzden bu dönemler Sokullu Mehmet Paşa dönemi olarakta anılır.

Padişahlık Öncesi

II.Selim’in çocukluğu İstanbul’da sarayda geçti. Sarayda iyi bir eğitim aldı. 1542 yılında Konya’ya Sancak Beyi olarak atandı. Konya’dan sonra Manisa’da Sancak Bey’i olarak görev yaptı.

II.Selim’in babası Kanuni Sultan Süleyman, Zigetvar Kalesi fethinde rahatsızlandı ve vefat etti. Sokullu Mehmet Paşa Zigetvar Kalesi kuşatılana kadar bu durumu herkesten sakladı. Kale fethedildikten sonra II.Selim’e mektup yazarak babasının vefatını bildirdi ve 1566 yılında II.Selim İstanbul’a gelerek tahta geçti.

Padişahlık Dönemi

II.Selim’in padişahlık süresince tek sadrazamı oldu, o da Sokullu Mehmet Paşa’ydı. Sokullu Mehmet Paşa; Kanuni Sultan Süleyman, II.Selim ve III.Murat döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nun Sadrazamlığını yaptı. Sokullu Mehmet Paşa yaptığı işler ve kişiliği sayesinde, imparatorluğun en iyi sadrazamlarından biriydi.

Yemen Seferi (1567-1568)

Kanuni Sultan Süleyman döneminde Hint Deniz seferi sonucunda Yemen Osmanlı topraklarına katılmıştı. II.Selim döneminde 1567 yılında Zeydi İmamı Topal Muhattar ayaklanması çıktı. İsyancılar kısa sürede ülkenin tamamını ele geçirdiler. Bunun üzerine Sultan II.Selim bölgede ki Türk egemenliğini yeniden sağlamak amacıyla Osman Paşa ve Lala Mustafa Paşa’yı Yemen başkomutanlığına tayin etti. 1568 yılında ki Yemen Seferinde Taiz ve Kahire kaleleri ardından da Aden ve Sana fethedilerek tekrar Osmanlı topraklarına katıldı.

Açe Seferi (1569)

Osmanlı İmparatorluğu’nun Yemen meselesi ile uğraştığı yıllarda, Sumatra adası ve Malaka yarım adasına sahip müslüman bir ülke olan Açe Devleti, Portekizlilerin ellerinde ki adalara göz koymalarından dolayı sıkıntı yaşıyorlardı. Açe Sultanı Alaeddin Şah, gücünü tüm dünyaya duyurmuş müslüman bir ülke olan Osmanlı İmparatorluğu’na bir elçi göndererek yardım istedi. II.Selim deniz aşırı bu sefer için top, silah, mühimmat ve pek çok askeri, Kaptan Kurdoğlu Hayrettin Reis ile gönderdi. Bu yardımlardan sonra da Açe Devleti’ne pek çok yardımda daha bulunuldu. Açe Devleti Osmanlı egemenliğine girmek istedi fakat bu durum Avrupa ile olan ilişkileri bozabileceğinden bu istek kabul edilemedi.

Don-Volga Kanal Projesi

Kanuni Sultan Süleyman döneminde Rus topraklarının genişlemesi üzerine Don ve Volga arasında bir kanal açılması gündeme gelmişti fakat bu proje uygulanamamıştı. II.Selim bu projeyi hayata geçirmek istedi. Bu projenin yapılmasında sağlanacak faydalar:

  • Karadeniz ve Hazar Deniz’i birbirine bağlanacaktı,
  • Rusların güneye doğru ilerlemeleri engellenmiş olacaktı,
  • Fatih Sultan Mehmet döneminde Osmanlı himayesine giren Kırım ticaret yolu güvenlik altına alınacaktı
  • İpek yolu ve Kırım ticaret yolunda ticaret canlanacaktı,
  • Türkistan Türklerinin hac yollarında güvenlik sağlanmış olacaktı.

Don-Volga kanal projesi Osmanlı İmparatorluğu için ekonomik ve siyasi anlamda çok büyük önem arz ediyordu. II.Selim emri ile Sokullu Mehmet Paşa komutasında, Don-Volga kanal projesi için hazırlıklar başladı. İlk olarak Astrahan kalesi kuşatıldı ve kanal çalışmasında kullanılacak bütün malzemeler buraya yerleştirildi. Osmanlı İmparatorluğu bu çalışmaları sürdürürken Kırım Han’ı Türklerin bu bölgeden etkinliklerini artırıp kendilerinin önemlerini kaybetmelerinden korkuyordu ve sorun çıkarıyordu. Bu projeye ayrıca Ruslarda karşıydı ve kanal çalışmalarını engellemeye yönelik saldırılar düzenliyorlardı. Bu sorunların yanı sıra yaklaşan kış şartlarıda projenin tamamlanmasına engel oldu. Bu proje gerçekleştirilebilseydi ileride Anadolu ve Kafkasya’da büyük sorunlar çıkaracak olan Rusların önüne geçilmiş olacaktı.

Bu yazımız da ilginizi çekebilir  Halil Konakçı Kimdir? Neler Söyledi...

Astrahan Seferi (1569)

II.Selim ve Sokullu Mehmet Paşa’nın kararı ile, Rusların Don-Volga Kanalı projesini engellemeleri ve Rusların Kafkasya ve Kırım’a saldırmaları tehlikesini önlemek için Rus egemenliğinde bulununan Astrahan Hanlığına bir sefer düzenlendi. Fakat bu sefer olumsuz hava koşulları nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı.

Kıbrıs’ın Fethi (1570-1571)

Kanuni Sultan döneminde Akdeniz’in doğusunda Kıbrıs dışında heryer fethedilmişti. Kıbrıs Venedikliler’in elindeydi ve Venedikli korsanlar Türk gemileri için büyük tehlike oluşturuyordu. Kanuni Sultan Süleyman, oğlu II.Selim’e “Kıbrıs’ı fethetmek bize nasip olmazsa sen fethet.” diye vasiyette bulunmuştu. II.Selim hem Kıbrıs’ı Venedilik’li korsanların elinden almak hemde babasının vasiyetini yerine getirebilmek için fetih hazırlıkları başlattı. İlk olarak Kevkeban, Leftari, Girne kaleleri alındı. Daha sonra Lefkoşa ve Mağusa kalelerinin de alınması ile Kıbrıs fethedildi. Fetihten sonra pek çok Türk aile buraya yerleştirildi ve Doğu Akdeniz ticaret yollarında güvenlik sağlanmış oldu.

Kıbrıs II.Abdulhamit döneminde 1878 yılında yapılan Berlin antlaşması ile İngilizlere üs olarak verildi.

İnebahtı Deniz Savaşı (1571)

Kıbrıs’ın Venediklilerin elinden alınması Batı Avrupa’da büyük bir yankı uyandırdı. Venediklilerin kışkırtmaları ile İspanyol, Papalık, Ceneviz ve Malta bir haçlı ordusu kurdular. Don Juan komutasında ki Haçlı donanması Müezzinzade Ali Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasını yenilgiye uğrattılar.

Osmanlı donanmasının bu beklenmedik yenilgisi sonucunda Osmanlı donanmasında görev yapan pek çok asker şehit edildi ve önemli gemilerin pek çoğu batırıldı.Uluç Ali Paşa komutasında ki donanmanın sağsalim savaştan dönmesi üzerine Sokullu Mehmet Paşa tarafından Uluç Ali Paşa Kaptan-ı Deryalığa getirildi.

Sokullu Mehmet Paşa gönderilen bir Venedik elçisine İnebahtı Deniz Savaşı ile ilgili olarak şu sözleri söyledi.

Donanmanın Yeniden Kurulması

İnebahtı Deniz Savaşında Osmanlı ordusu pek çok kayıp vermişti ve donanmanın kısa sürede yeniden kurulması gerekiyordu. Bunun üzerine İnebahtı Deniz Savaşından donanması hasarsız bi şekilde dönen Uluç Ali Paşa’dan Sokullu Mehmet Paşa yeni bir donanma hazırlamasını istedi. Bu donanma çok kısa bir sürede hazırlandı. Sürenin kısa“Biz Kıbrıs’ı almakla sizin kolunuzu kestik, siz İnebahtı’da bizi yenmekle, sakalımızı tıraş ettiniz. Kesilen kolun yerine yenisi gelmez, fakat kesilen sakalın yerine daha gür çıkar.” olmasından dolayı donanmaya tecrübesiz denizcilerde alındı ve eski donanma kadar başarılı olunamadı.

Venedik ile Barış Antlaşması (1573)

Osmanlı donanmasının yeniden kuruldu ve 1572 yılında Akdeniz’e açıldı. Bu seferİnebahtı Deniz savaşında ki İspanya’dan destek alamayan Venedikliler yalnız kalmaları nedeniyle Osmanlı’dan barış istediler. 1573 ylında Osmanlı ile Venedik arasında bi antlaşma imzalandı ve Venedikliler Osmanlı Devletine savaş tazminatı ödediler. Ayrıca Venedikliler Kıbrıs’ı boşalttılar.

Tunus Seferi (1574)

Tunus İspanyolların hakimiyeti altındaydı. 1574 yılında Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki donanma Tunus’u fethetti. Bu şehrin alınması ile Osmanlı’nın Kuzey Afrika’da alınmamış tek yeri Fas kalmıştı, II.Selim’in oğlu III.Murat’ın da Fas’ı alması ile Kuzey Afrika fethi tamamlanmış olacaktı.

II.Selim 1574 yılında İstanbul’da vefat etti. Yerine tahta oğlu III.Murat geçti. 1579 yılında Sokullu Mehmet Paşa’nın ölümünden sonra Osmanlı devleti duraklama dönemine girdi.

2.Selim tahtta kaldığı sürece en büyük yardımcısı Sokullu Mehmet Paşa ve damadıydı. II.Selim ordunun başında hiçbir savaşa katılmadı, yardımcılarının sözlerine riayet etti. Padişahlık dönemini tek sadrazam ile geçirdi. 2.Selim çocukluk döneminde iyi bir eğitim ve terbiye gördü. Ataları gibi oda çok iyi şiir yazardı. Sanata büyük önem verirdi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu