Kanseri Tetikleyen Bitkiler Var

Hacettepe Üniversitesi’nde görev yapan onkoloji hekimleri 6 büyük ulusal gazetemizin internet sitelerinde kanserden korunmayla ilgili çıkan haberleri inceleyip doğruluklarını araştırmışlar. Kasım 2007 ve 2008 dönemlerinde konuyla ilgili 235 haber tespit edilmiş.
Bunların kaçı doğru bilgiler içeriyor dersiniz?
235 haberden sadece 23′ü. Bu durumda geriye kalan 212 haber ise yanlış bilgiler içeriyor demektir. Düşünsenize, kanser gibi son derece ciddi bir konuyla ilgili okuduğunuz 235 haberin yüzde doksanı yalan yanlış bilgilerden oluşuyor.
Her “ben uzmanım” diyenin şifalı bitkiler kitabı yazdığı ve tv kanallarının sabah kuşaklarının bu uzmanlarla dolduğu şu günlerde hangi birine güvenebiliriz bilmiyorum ama Hacettepe Üniversitesi Kanser Epidemiyolojisi Bilim Uzmanı Prof. Dr. İsmail Çelik kanseri tetikleyen bitkiler ve bitkiler hakkında doğru bildiğimiz yanlışlarla ilgili Anadolu Ajansı’na açıklamada bulunmuş. Şaşırtıcı ve faydalı bilgiler var.
Bilinçsizce tüketilen meyve ve sebzeler çeşitli organlarda zarara yol açabilir veya kanser haricinde başka hastalıkların oluşmasında tetikleyici olabilir. Hekim tavsiye etmedikçe gıda takviyesi veya beslenme şeklinin değiştirilmesi uygun değildir.
Kanserden korunmak veya vücut direncini artırmak için çeşitli vitamin kapsülleri kullanmak, soya fasülyesi, havuç gibi gıdaları haddinden çok tüketmek bağışıklık sistemini kuvvetlendirmek yerine göğüs, endometrium ve akciğer gibi kanser türlerinin gelişmesine neden olabilir.
ACS’nin (American Cancer Society) yaptığı tanıma göre kanserden korunma için tek geçerli beslenme önerisi, günde en az beş porsiyon meyve, sebze içeren, düşük yağlı, lifi bol diyet tüketilmesi ve haftada birden fazla kırmızı et yenmemesi şeklindedir. Bu cümleye bir kelime eklemek veya çıkarmak bilimsel olarak yanlıştır.
Ceviz tüketmenin kanser ve kalp hastalıklarına iyi geldiği yönündeki bilgiler her zaman geçerli değildir. Zararsız diye bildiğimiz ve kolesterol içermediği söylenen yağlı gıdalar (zeytinyağı ve kuruyemişler dahil) fazla tüketilirse obeziteye yol açabilir ve şişmanlık kanser riskini arttıran bir faktördür.
Kanserden koruduğu bilimsel olarak ispatlanmış hiçbir bitki karışımı veya vitamin kapsülü takviyesi yoktur ve bunlar asla doğal besinlerin yerini tutamaz.
Bolca soya ürünü tüketmenin kanser hastalarına iyi geldiği yönündeki bilgiler yanlıştır. Çünkü soya içinde östrojen hormonuyla aynı etkiye sahip maddeler vardır ve bu maddelerin yüksek dozda alınması östrojene bağlı gelişebilen göğüs, yumurtalık ve rahim kanserine neden olabilir.
Domates, lahana ve brokoli gibi antioksidan özelliğe sahip gıdaların kanserden koruduğuna dair elde edilen veriler yeterli değildir. Domates, brokoli, lahana tüketmek kanser yapar veya kanserden korur diyemeyiz.
Yapılan bir araştırmada sigara içenlere betakarote tableti verildiğinde ölüm oranlarının arttığı tespit edilmiştir. Havuçta da bulunan beta-karotenin fazla alınması, sigara bağımlılarında akciğer kanserine yakalanma riskini arttırabilir. Buradan havucun tüketilmemesi gerektiği anlamı çıkmasın, havuç günlük gıda alımı içinde taze olarak yenilebilir. Daha yaşamsal olan, akciğer kanserine yakalanmamak için havuç tüketmemek değil, sigarayı bırakmaktır.
Kanseri Tetikleyen Bitkiler
- Birçok gıdada bulunan aspartam ve sakkarin gibi tatlandırıcıların kanser yaptığı bilgisi ispatlanmamıştır.
- Doğum kontrol hapı ve menapoz sonrası hormon replasman tedavisi kanser ve kalp hastalıkları açısından önemli yan etkilere yol açabileceğinden mutlaka doktor tavsiyesi ile alınmalıdır.
- ABD, Belçika ve Tayvan’da yeryüzünün derinliklerinde içme suyuna karışa arseniğin uzun süre tüketilmesinin kanser yapıcı etkileri tanımlanmıştır. Türkiye’deki içme sularında arsenik seviyelerine ilişkin bilgiler yetersizdir.
- Genetiği değiştirilmiş gıdaların kansere yakalanma riskini artırdığına dair bilimsel bir bulgu yoktur.
- Kırmızı etin fazla tüketilmesinin kanser oluşumuna doğrudan etkisi vardır.
- Kahvenin kanser yaptığı, yeşil çayın kanserden koruduğuna dair bilimsel bir bulgu yoktur.
- Hazır gıdalarda bulunan katkı maddelerinin, uygun oranlarda kaldığı müddetçe kanser yapıcı etkisi yoktur.
- Düzenli egzersiz hem kalp hastalıklarıdan hem de kanserden korur.
- Alkol ve sigara kullanımı kanseri tetikler. Alkol az miktarda alınsa bile kanserojen etki gösterir ve sigarayla birlikte kullanıldığında bu etki artar.
- Cep telefonu kullanımının kansere yol açtığı konusunda henüz yeterli veri yoktur. Cep telefonu kullanımının kısıtlanmasına dair bilimsel bir öneri de yoktur.
Zararlı organizmaları engellemek ya da zararlarını azaltmak için kullanılan madde ve karışımların (pestisit) kullanımı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kontrol altındadır. Tüketilen maddenin üzerindeki pestisit kalıntılarının bertarafı için hijyenik önlemler yeterlidir. Pestisitlere maruz kalmanın kanser dışı zehirleyici özellikleri daha önemlidir. Bu etkiler küçük çocuk ve bebeklerde daha ağır seyreder çünkü pestisitleri vücuttan atacak enzimler henüz yetersizdir.